GÜL DALINDA KEMAN ÇALARIM

Gurbet ayaklarımın yürüyüşünde bizarım,
 Adı bilinmedik adreslerde ben mihmandarım, 
Pazardan aldığımı çarşıda satarım,
 Kin tuttuğum kimseye yârim, 
Aslını bilmediğim hikayelerin sonunda yine ben varım
Oluk oluk akan kana düşmanım, 
Saatini bilmediğim zamanlarda sabahım,
 Günlerdir aç kalan çocukların gülüşünde saklıyım, 
Esrarlı sözlerin içinde inci tahtım, 
Mekanın boğduğu zindanlardayım, topalladığım yola hayranım,,
Sabrın son demlerinde isyankarım, 
Kutsal ayinlerde meryemin kucağındayım,
 Türküler söylenirken şark köşemde onu ararım, emin beldelerde cüzdanımı saklarım,
 Cami halılarında secdemle bahtiyarım, 
Olduranın huzurunda mahcubum, 
Elden ele gezdirilenedir nikahım, 
Gökyüzündedir mekanım, gençliktendir ki deli akar kanım, bir sıla özlemidir tattığım,
 Her geçen gün ağırlaşır sol yanım, 
Zindanlarda büyür yavrucağım, bilinmez yollarda ayaklarımdan vurulacağım, 
Nefretin ocağına bir kibrit de ben çakacağım,
 Yularını tuttuklarımdan ayrılacağım, verdiğim sözlerden cayacağım, tanıdık simalardan kovulacağım, atlar şahlanırken uzak diyarlarda yalnız kalacağım, bir gül dalında keman çalacağım…